ŞİLE’DE SİZLERİ GÖRDÜM
Dün, uzun zamandır gidemediğim, uğrayamadığım bir yerdeydim.
Yol kenarlarında eski zamanlardan kalma,
Anıları, hatıraları, sevgileri, sevgisizlikleri,
Kimi, bıldırcın dikenlerinde, kimi, yabani gül yapraklarında,
Kimide, böğürtlen dallarında çevreyi seyrederken gördüm.
Şile’de sizleri gördüm, çocukluğumun canları.
Ellerinizde, mantara sarılı misina, misinaya bağlı, siyah sinek oltaları,
Midyelerle, pavuryalarla doluydu ellerinizdeki plastik yem kovaları.
Yol kenarlarında eski zamanlardan kalma,
Anıları, hatıraları, sevgileri, sevgisizlikleri,
Kimi, bıldırcın dikenlerinde, kimi, yabani gül yapraklarında,
Kimide, böğürtlen dallarında çevreyi seyrederken gördüm.
Şile’de sizleri gördüm, çocukluğumun canları.
Ellerinizde, mantara sarılı misina, misinaya bağlı, siyah sinek oltaları,
Midyelerle, pavuryalarla doluydu ellerinizdeki plastik yem kovaları.
Kureli Muhsin, Boz Hüsnü, Mezin Baki, Omar Muharrem,
Özkan Pamir, Ataman Bayatlıoğlu, Ramazan Özdemir,
Kapancı Aydın, Erhan Dedebey hepiniz sevgi ile vardınız,
Biriniz Bahçeiçi'nin kayalıklarında, biriniz Kaya çeşmesinde,
Diğerleriniz, Tavanlı, Ağlayan kaya, Elbiz, Eşek adası yolundaydınız.
Ya kısmet diye çıkmıştınız yola, şansınıza güveniyordunuz,
Kureli Muhsin bir şeyler anlatıyordu, sizler anlatılanlara gülüyordunuz.
Bir ara beni gördünüz uzaktan, bana el ediyordunuz.
Sizi gördüm yabani gül dallarında, Şile’de gül gül açıyordunuz.
Özkan Pamir, Ataman Bayatlıoğlu, Ramazan Özdemir,
Kapancı Aydın, Erhan Dedebey hepiniz sevgi ile vardınız,
Biriniz Bahçeiçi'nin kayalıklarında, biriniz Kaya çeşmesinde,
Diğerleriniz, Tavanlı, Ağlayan kaya, Elbiz, Eşek adası yolundaydınız.
Ya kısmet diye çıkmıştınız yola, şansınıza güveniyordunuz,
Kureli Muhsin bir şeyler anlatıyordu, sizler anlatılanlara gülüyordunuz.
Bir ara beni gördünüz uzaktan, bana el ediyordunuz.
Sizi gördüm yabani gül dallarında, Şile’de gül gül açıyordunuz.
Kırlangıçlarla büyüdük Fenerin arkasında,
Kimi aşk oluyorduk, kimi sevda rengarenk uçurtmalarda,
Ocaklı adanın eski kalesinde martı idik, sarnıcında bir yudum su,
Çocuktuk, gençtik, yüreklerde duymazdık ölüm korkusu.
Kimi aşk oluyorduk, kimi sevda rengarenk uçurtmalarda,
Ocaklı adanın eski kalesinde martı idik, sarnıcında bir yudum su,
Çocuktuk, gençtik, yüreklerde duymazdık ölüm korkusu.
Sizi gördüm dün, gençlik yıllarında gördüğüm gibi.
Biraz yıpranmış, biraz eskimiş geldi, kana kana içtiğimiz,
Birbirimize duyduğumuz sevgi, üzüldüm, ama çok üzüldüm.
Omuzlarım düştü, boynum büküldü, bir an kendi kendime,
Biz sağız dedim, ama kaç arkadaşımız bizleri bırakıp gitti.
Dün, Tavanlıda gerçek sandığım rüya,
Sizler kaybolunca uzaklarda birin birin,
Yüreğimde hüzün, gözlerimde damla damla yaş bırakarak bitti.
Biraz yıpranmış, biraz eskimiş geldi, kana kana içtiğimiz,
Birbirimize duyduğumuz sevgi, üzüldüm, ama çok üzüldüm.
Omuzlarım düştü, boynum büküldü, bir an kendi kendime,
Biz sağız dedim, ama kaç arkadaşımız bizleri bırakıp gitti.
Dün, Tavanlıda gerçek sandığım rüya,
Sizler kaybolunca uzaklarda birin birin,
Yüreğimde hüzün, gözlerimde damla damla yaş bırakarak bitti.
Umutlar tükeniyor Şile'de, hatıralar yaşlanıyor birer birer,
Yan yana, sırt sırta, can cana olduğumuz arkadaşlar nerdeler?
Yan yana, sırt sırta, can cana olduğumuz arkadaşlar nerdeler?
26 Mayıs 2010 - Atılay ERGE
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.